Enerji ihtiyacının önemli bir bölümünü güneşten karşılayacak olan Çanakcılar Şirketler Grubu, yenilenebilir enerji kaynaklarına dayalı üretim modeli ile karbon ayak izini azaltmayı hedefliyor.
Bünyesinde, faaliyet gösteren Türkiye’nin global banyo markası Creavit ve ofis mobilyası sektörünün öncü markası Doxa’yı barındıran Çanakcılar Şirketler Grubu, 200 bin m²’lik üretim alanıyla sektöründe tek lokasyonda kurulu en büyük tesislerden birisi olan Gökçebey ve 80 bin m²’lik Devrek tesislerinin çatısına kurulacak olan GES ile 6.020.800 (kWh) yenilenebilir elektrik gücüne ulaşacak. Yeşil enerji dönüşümü bugüne kadar Türkiye'nin tüm bölgelerinde toplam 370 MW üzeri güneş enerjisi santrali kurum gücüne sahip sektörünün öncü EPC firması Göktekin Enerji iş birliğiyle gerçekleştirilecek.
İki üretim tesislerinin çatısına kurulacak olan 10.272 adet güneş paneliyle 1.984 hanenin ihtiyacına eşdeğer enerji sağlayacak olan Çanakcılar Şirketler Grubu, yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına dayalı üretimle birlikte yıllık 2.829.500 kg sera gazının atmosfere karışmasını engelleyerek 134.738 ağacın yılda yaptığı CO2 absorbe edici işlemin eşdeğerini sağlamış olacak.
Çanakcılar Şirketler Grubu'nun yeşil enerji kullanımına yönelik yatırımları ile gücünü yeşil enerjiden karşılayacak Creavit ve Doxa markaları kendi sektörlerinde dünyanın önemli çevre dostu üreticileri haline gelecek.
Çanakcılar Yapı Malzemeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Sezai Çanakcı, “Uzun yıllardır çalışmalarımızı sürdürülebilirlik ekseninde geliştiriyor, dünyanın 65’i aşkın ülkesindeki tüketicilerimizi suyun kıymetini bilen, çevre dostu ve gezegenimizi koruyacak ürünlerle buluşturmaya gayret ediyoruz.
Güneş enerjisi projemizi hayata geçirmeden evvel bile sektörümüzde, Creavit markamızın üretiminde Avrupa ortalamasının altında bir karbon salınımına sahibiz, bununla birlikte üretimde ortaya çıkan atık ısıyı enerjiye dönüştürerek tekrar üretime dahil ediyoruz. Bu yönümüzle Türkiye’de ilk markayız. Ayrıca, Doxa markamız ile başlattığımız Doxa ormanları projemiz ile yeşil bir dünya yaratma prensibiyle hareket ediyoruz.
Sürdürülebilirlik günümüzde hem üretim yapan işletmeler hem de her bir birey için artık bir zorunluluk haline geldi. Sadece kar elde etmek için değil, aynı zamanda toplumsal ve çevresel fayda sağlamak için de önemli. Umarım, sektörümüzdeki markalarımız başta olmak üzere tüm markalarımız bu alana yatırım yapar ve hep birlikte daha iyi bir gelecek yaratabiliriz.
Gezegenimizin kısıtlarını kaynaklarını mümkün olduğunca verimli kullanarak gelecek nesillere yaşanabilir bir dünya bırakmak en büyük temennimiz.”