İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, “Özellikle evde kapalı kaldığımız pandemi döneminde ses yalıtımının önemini çok daha fazla hissettik. Günün büyük bölümünde birçok alanda gürültünün yıpratıcı etkilerine maruz kalıyoruz. Hatta ciddi bir tehlike olarak gürültüye alışırken, sağlığımızı kaybediyoruz. Konforun ötesinde, sağlığımız için kontrolsüz sesleri yalıtımla engellemeliyiz” dedi.

Yalıtım sektörünün çatı örgütü Isı, Su, Ses ve Yangın Yalıtımcıları Derneği (İZODER), ‘Uluslararası Gürültü Farkındalık Günü’ne dikkat çeken bir açıklama yaptı. İZODER Yönetim Kurulu Başkanı Emrullah Eruslu, ses yalıtımı konusunda bilinç oluşturmanın, İZODER’in üstlendiği bir sosyal sorumluluk hamlesi olduğunu vurguladı. 

Avrupa’da hava kirliliğinin ardından en büyük çevresel risk faktörünün gürültü kirliliği olduğunu hatırlatan Emrullah Eruslu, “Bilimsel araştırmalar gürültünün insanın sadece beyin fonksiyonlarını değil, tüm bedensel sistemlerini etkilediğini ortaya koyuyor. Uzun süre gürültüye maruz kalmak dikkat bozuklukları, baş ağrısı, kan basıncında yükselme, sinirlilik, yorgunluk, uyku bozuklukları, iş yapabilme yeteneğinde azalma, stres ve bunlara bağlı olarak uzun dönemde hastalık oluşması riskini artırıyor. Gürültü kirliliğinin etkilerini yalıtımla en aza indirmek mümkün. TÜİK’in 2020 yılı ‘Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’na göre nüfusun yüzde 22,6'sı trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı. Gürültü ve etkileri konusunda toplumsal farkındalığı artırmamız vatandaşlarımıza önemli katkılar sağlayacaktır.” dedi.

Yalıtım konusunun son dönemde çok daha önemli hale geldiğine dikkat çeken Emrullah Eruslu, şunları söyledi: “İZODER olarak çalışma alanımız olan yalıtım konusu hem enerji verimliliği sağlamaya, iklim değişikliği ile mücadeleye, hem de güvenli, konforlu, sağlıklı yapıların, yaşam alanlarının oluşumuna hizmet ediyor. Ses yalıtımı ile gürültü kirliliğini engellemek, günümüzde konforun ötesine geçerek sağlığımız için bir gereklilik haline gelmiştir. 1 Haziran 2018’de yürürlüğe giren Binaların Gürültüye Karşı Korunması Hakkında Yönetmelikle, ses yalıtımının yeni binalarda uygulanması zorunlu hale getirildi. Bu düzenlemeye göre şehir hayatının en büyük sorunlarından biri olan gürültü kirliliğine karşı binalarda kullanılan yalıtım sistemlerinin teknik kuralları belirlendi. Yönetmelik, yapı içinde oluşan TV, müzik, konuşma gibi komşulardan gelen gürültülerin yanı sıra, darbe sesleri, mekanik sistem ve servis ekipmanlarının gürültülerinin kontrol altına alınmasına yönelik önlemleri içeriyor. Yönetmelik, konutların yanı sıra okul, hastane gibi halkın yoğun olarak bulunduğu binaları da kapsıyor. İZODER olarak toplum sağlığı için gürültü farkındalığının oluşması, gürültüye alışmamak için çalışmalarımızı sürdüreceğiz.”