İşletmelerin farklı stratejik alanlarına dokunan; finansal yönetim çözümlerini firmalarda sistematik şekilde uygulayan, geliştiren ve onların büyümelerini sağlayan Malogra Danışmanlık, sürdürülebilir karlılık ile işletmelere yol haritası çiziyor. Başta finansal yönetim danışmanlığı (bütçe, raporlama, analiz ve banka ilişkileri yönetimi vb.) olmak üzere, ulusal ve uluslararası teşvik ve hibe danışmanlığı, ihracat danışmanlığı (e-ihracat danışmanlığı, pazar araştırması ve yurt dışı şirket açılışı vb.), kurumsallaşma ve iç denetim çözümleri, yurt içi satış geliştirme danışmanlığı ve eğitim danışmanlığı konularındaki deneyimlerini, işletmelere aktarmaya devam ediyor.

‘Finansal Farkındalık İşletmelerin Ömrünü Uzatıyor’

Ankara Atatürk Anadolu Lisesi’nin ardından Türkiye derecesi ile kazandığı Galatasaray Üniversitesi İktisat bölümünden mezun olup, özel sektörde finans alanında ilerlemeye başlayan Malogra Danışmanlık Kurucusu Bikem İnce İnanç işletmelerin ömrünün finansal farkındalık ile uzayabileceğinin altını çiziyor. İnanç: ‘Aslında firmaların finansal yetersizliklerini çeşitli modeller, stratejiler ve enstrümanlarla yenmelerini sağlayarak karlılıklarını artırmalarına aracılık ediyoruz. Bu doğrultuda dikkat edilmesi gereken adımlar var. Doğru zamanda doğru hamlenin yapılması en kritik süreç. Finans ile muhasebenin farkına vararak, doğru finansal yönetim ile piyasa şartları ne olursa olsun kontrollü ve sürdürülebilir büyümeyi sağlamak mümkün olacaktır. ‘sözleriyle finansı doğru yorumlanın önemini vurguladı. 

‘Finansal Farkındalık Sayesinde %5 - %19 Arasında Karlılık Artışı Mümkün’

Fark edilemeyen ama karlılıkta önemli ölçüde etki yaratan maliyetlerin tespit edilmesinin uzun vadede işletmelerin karlılığını arttıran gizli bir detay olduğunu vurgulayan Bikem İnce İnanç: ‘Türkiye’deki finansal farkındalığın gelişmesinin firmaların sürdürülebilir şekilde büyümeleri için önemli bir husus olduğunu düşünüyorum. Bu alanda yapılan çalışmalara göre her yıl açılan işletmelerin %32’si ikinci yılı göremeden ilk 12 ay içerisinde, %85’i de ilk beş yıl içerisinde kapanıyor. Kapanma nedenlerinin en başında yanlış finansal yönetim geliyor. Finansal yönetim çok farklı alanlara dokunan bütünsel bir yaklaşım aslında. Öngörüler ile ileri doğru hedeflemeler koymak ve bunlar gerçekleştikçe gerekli analizleri yapmak işletme için gereken yol haritasını ortaya koyuyor. Aslında finansal raporlamalarda yer alan sayıların bize anlatmaya çalıştıklarına dikkat etmek gerekiyor, sayılar bize ne yapmamız gerektiğini zaten söylüyor.

Öte yandan finansal yönetim konusunda çalışma yaparken tüm işletmelerin yararlanabilecekleri teşvik ve hibeleri bilmeleri ve bunları kullanmaları oldukça önemli. Bu destekler işletmeler için finansal büyüme süreçlerine destek veren en önemli unsurların başında geliyor. Teşvikler konusunda hem yurt içinde hem de yurt dışında çok fazla fırsat ve imkân olduğunu özellikle belirtmek isterim. Finansal yönetimi destekleyen diğer bir süreç ise ihracata yönelmek olacaktır. Bu noktada da işletmelerin; kıt kaynaklarını sonsuz ihtiyaçlarını karşılamak için kullanırken ‘bilimsel ihracata’ ağırlık vererek, bilinçli ve kontrollü şekilde yurt dışına adım atmalarını tavsiye ederim. Özetle işletmeler sayıların bize anlattığı alanlarda önlemlerini alırlarsa, başta aktardığımız kapanma oranları hızla gerileyecek ve işletmeler karlılıklarını rahatça artırabileceklerdir.’ açıklamasında bulundu.