Avaztürk.com'un haberine göre  Yapılan araştırmalarda özellikle EYT düzenlemesi sonrasında bu yöndeki sorular daha da arttı. Şu bir gerçek ki, geçmişte sigorta yapılmadan çalıştırılan ya da sigortası yapılsa bile primleri ödenmeyen milyonlarca kişi var.

O da ne yazık ki EYT'lilerin sigortasız çalıştıkları süreler ile ilgili oldu.

Sigortasız çalışanlara 'emeklilik' müjdesi! Prim günü eksik olanlar üzülmesin detaylar haberimizde...- Yıllar evvel Geçmişte, sosyal güvenlik işlemleri, e-Devlet üzerinden takip edilmediğinden çoğu çalışanın; sigorta girişi yapılıp yapılmadığını, yapılsa bile priminin düzenli ödenip ödenmediğini takip etme şansı da bulunmuyordu. Hatta çalışana verilen bordrolar bile primin yattığı anlamına gelmiyordu.

İş mahkemesinde, eski çalıştığınız işyerine, hizmet tespit davası ya da halk arasında bilinen adıyla prim tespit davası açmanız gerekiyor.

Bu duruma ‘günsüz işe giriş’ deniliyor. Yani kişinin sigorta girişi yapılıyor ancak primleri ödenmiyor. Prim yatmadığından da çalışanın prim gün sayısı eksik kalıyor ve emeklilik süresi uzuyor. EYT’den emekli olmayı planlayanların bir kısmının durumu da bu şekilde ve düzenlemeden yararlanamadılar. Yapılması gereken, önce SGK’ya başvurup bordroların tespit edilmesini istemek. Eğer bordrolar bulunamıyorsa hizmet tespit davası açılma yoluna gidilebilir.

para-sayan

Sigorta girişi yapılmadan çalıştırılanlar, sigorta primi eksik yatırılanlar, sigorta girişi yapılmasına rağmen primleri ödenmeyenler, haberi olmadan işe giriş-çıkışı yapılanlar, sigortası geç başlatılanlar hizmet tespit davası açabiliyor. Dava işverene karşı açılıyor. Bu sayede sigortasız çalışılan süreler ve eksik yatırılan primler hizmet yılına işleniyor ve bu süreler ve primler emeklilik süresine sayılıyor. Hizmet tespit davasını çalışanın mirasçıları da açabiliyor.

Hizmet tespit davasında zaman aşımı süresi beş yıl. Çalışan, sigortasız çalıştığı dönemin son yılından itibaren beş yıl içinde hizmet tespit davası açabilir. Beş yıl geçtikten sonra dava açılsa bile hak ileri sürülemiyor.

para

İşçinin çalışması raporlarla veya müfettiş tutanaklarıyla tespit edilmişse zaman aşımı süresi uygulanmıyor. Aynı şekilde işveren, çalışanın bordrosunda prim kesintisi göstermiş olmasına rağmen primleri yatırmamışsa; bu durum da zaman aşımı süresine dahil edilmiyor. Benzer şekilde, çalışanın işe giriş bildirgesi SGK’ya verilmiş ama prim yatırılmamışsa da zaman aşımı süresi geçerli olmuyor. Bu durumda olanlar için beş yıllık zaman aşımı süresi işlemiyor. Böyle açılmış davalar var ve Yargıtay, bu davaların sonucunda çalışanı haklı buldu.

Eğer dava sonucu çalışan lehine olursa, sigortasız çalışılan günler tescil edilir. İşveren, eksik prim ödemelerini SGK’ya yapar. Tüm bu süreler çalışanın emeklilik hesabına sayılır. İşverene de para cezası uygulanıyor. Hizmet tespit davası, çalışanın aleyhine de sonuçlanabilir. Bu durumda işverenin herhangi bir yükümlülüğü bulunmaz.

para2

Açılabilir; mesela, çalışan 8 Eylül 1999’dan birkaç gün önce işe başlamıştır, ancak işveren sigorta girişini ileri bir tarihte yapmıştır, çalışan EYT imkânından yararlanamıyordur. Bu durumda da hizmet tespit davası açılabilir. Bir gün geriye dönük olsa bile dava açılabilir.

ÇALIŞTIĞIMI NASIL İSPAT EDECEĞİM?

İspat yükümlülüğü, davayı açan çalışandadır. Dava aşamasında işe giriş bildirgesi, maaş bordrosu, mesleki kuruluş kaydı, işe giriş çıkış kayıtları gibi o işyerinde çalışıldığını gösteren belgeler gösterilebilir. Hizmet tespit davasında ispat için en sık başvurulan yöntem, aynı işyerinde, aynı dönemde çalışan kişi veya kişilerin tanık olarak gösterilmesidir. İşyerine komşu işyerlerindeki tanıklara da dava aşamasında başvurulabilir.

ESKİ İŞYERİM KAPANDI, BU DURUMDA DA HİZMET TESPİT DAVASI AÇABİLİR MİYİM?

Çalışılan işyerinin kapanmış olması ya da ticaret sicilden kaydının silinmiş olması işi biraz zorlaştırıyor. Yine de dava açılabilir. Ancak bu durumda mahkemenin şirketin yeniden ihyasına ve kayyum atanmasına karar vermesi gerekiyor ki, bundan sonra hizmet davasına geçilebiliyor. Özetle, hukuki süreci bir hayli meşakkatli. Bu durumda açılmış davalar ve mahkemelerin de kapanmış, ticaret sicilden silinmiş şirketlerin yeniden ihyasına karar verdiği durumlar var.