Antalya’nın Kemer ilçesinde bir otelde düzenlenen, imara aykırı ve kaçak yapılarla mücadele kapsamında Bakanlık bünyesinde görev alacak yeni bin imar denetçisinin eğitim programında konuşan Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, çarpık kentleşmeyle kararlı şekilde mücadele edeceklerini belirterek kaçak yapılara asla göz açtırmayacaklarını ve müsamaha göstermeyeceklerini söyledi.





Barış Pınarı Harekatı’na değinerek konuşmasına başlayan Bakan Kurum; “40 yıldır bitmez denilen PKK belasını da topraklarımızdan, sınırlarımızdan silip atıyoruz. Bu, mazluma her zaman kucak açan yiğit bir milletin tarihin her döneminde destanlar yazan şanlı bir ordunun ve dik duran güçlü bir liderin eseridir.” diyerek sözlerine devam etti.





Dünyada ve Türkiye’de konuşulan konuların başında şehirleşme geldiğine değinen Kurum, hem genç nüfusun artışı hem köyden kente göç nedeniyle şehirleşme nüfusunun yüzde 92 oranlarına geldiğini bildirdi.





Çarpık kentleşmeyle kararlı şekilde mücadele edeceklerini belirten Kurum, imar denetçilerinin millete ve şehirlere hayırlı olmasını temenni etti.





Hızlı nüfus artışından kaynaklı, şehirlerdeki iklim değişikliğiyle mücadele, çevre kirliliği, kimliksiz mimari ve ulaşım problemleri, çarpık yapılaşma gibi derinleşen sorunlar yaşandığını aktaran Kurum, denizden kot alma sürecini de başlattıklarını söyledi.





İmar uygulamalarını sıkı takip ettiklerini anlatan Kurum, şu anda 1100 olan imar denetçisi sayısını yeni eğitim programındakilerle 2 bin 100’e çıkarmış olacaklarını bildirdi.





Şehirlerin yapı yoğunluğuna göre 81 ilde imar denetçilerini görevlendireceklerini ifade eden Kurum, şöyle konuştu:





“İstanbul’da 100’ün üzerinde imar denetçimiz olacak. Ankara, İzmir, Bursa, Muğla ve Antalya gibi metropol ve kaçak yapılaşmayla ciddi anlamda mücadele eden şehirlerimize kentin ihtiyacına göre denetçilerimiz olacak. İmar mevzuatına, kanunlara imara aykırılık nerede kaçak yapılaşma varsa orada olacaklar. Biz de en son Bodrum’da olduğu gibi kararlılıkla, sizlerle birlikte yıkım sürecini gerçekleştireceğiz. Her an 7/24 sahada olacağız, takipçisi olacağız bu işlerin ve bu yapılaşmalara asla göz açtırmayacağız. Çünkü bizim tabiat varlıklarımızı korumak ve artırmak noktasında hedeflerimiz var.”





“Denetimler sürüyor”





35 ilde bulunan korunan alanlarda kaçak yapı tespit çalışmalarını tamamladıklarını, denetimlerde imar barışına aykırı 4 bin kaçak yapı tespit edildiğini vurgulayan Kurum, bunların 423’ünün yıkımını gerçekleştirdiklerini hatırlattı.





İmar barışı kapsamında Türkiye’de 3 milyon 122 bin yapı kayıt belgesini düzenlediklerini belirten Kurum, bu belgelerden 9 bin 300’ünün imar barışına aykırı olması sebebiyle iptal edildiğini, Türkiye genelinde 3 bin 300 yapının yıkımını gerçekleştirdiklerini dile getirdi.





Son dönemde, Ayder’de, Uzungöl’de, Kapadokya’da, Salda’da ve en son Bodrum’da karşı karşıya kaldıkları imara aykırı yapılaşmayla ilgili gerekli tedbirleri aldıklarına dikkati çeken Kurum, şöyle konuştu:





“Ceza ve yıkım işlemleri hızlı şekilde devam etti. Tüm bu süreci de vatandaşımızla paylaşarak kararlılığımızı Türkiye’ye gösterdik. Muğla’da imar mevzuatına aykırı yapılaşmalara yönelik 100 imar denetçimizle çalışmamızı yaptık. Havadan ve karadan birçok projeyi inceledik. 19 projede bulunan kaçak bölümleri belirledik, yıkım işlemlerini tamamladık. Ayder Yayla’mızda görüntü kirliliğine neden olan bütün salıncakları kaldırdık. Şimdi, Ayder’e gelen araçların tamamı için otoparkımızı da inşa ediyoruz. Böylece araçların Ayder’in doğal yapısına zarar vermesine mani olacağız.”





Kurum, “imara aykırı ve kaçak yapılarla mücadele kapsamında Bakanlık bünyesinde görev alacak yeni bin imar denetçisinin eğitim programı”nda, Salda Gölü’nü ve çevresini “Özel Çevre Koruma Bölgesi” ilan ettiklerini hatırlattı.





Salda’nın etrafında bulunan tüm yapıları kaldırdıklarını vurgulayan Kurum, bu bölge içinde hiçbir şekilde betona, asfalta, herhangi bir yapılaşmaya, tek bir çivi bile çakılmasına müsaade etmediklerini dile getirdi.





İstanbul’a, özel bir başlık açmak gerektiğini ifade eden Kurum, “İstanbul’da 352 bin yapı kayıt belgesi düzenlendi. Bunun 8 bin 963’ü, imar barışına, mevzuata aykırı. Bunların yapı kayıt belgelerinin iptalini gerçekleştiriyoruz. Titiz şekilde denetimlere devam ediyoruz. Net talimatım; mevzuata, kanuna aykırı hiçbir uygulamaya izin verilmemesi. Buradan belediyelerimize de şu çağrıyı yapmak istiyorum: İllerimizde, ilçelerimizde imara aykırılıklarla mücadeleyi aralıksız olarak sürdürelim. Çünkü bu ülkenin bütün doğal güzellikleri, belediyelerimizin sorumluluk alanında yer alıyor. Bu doğal güzellikleri korumak durumundayız.” diye konuştu.





Mecliste yeni düzenlemeler 





TBMM’de yeni düzenlemeler olduğuna dikkati çeken Kurum, şöyle devam etti:





“Bu düzenlemeler bittiğinde eliniz çok rahatlayacak. Mecliste, imar ve kaçak yapılaşmayla mücadele noktasında birçok yeni düzenleme üzerinde çalışılıyor. Meclisimiz tarafından yapılacak bu düzenlemelerle, birçok sorunun kaynağı olan parsel bazlı plan değişikliklerinin önüne geçiyoruz. Parsel bazlı plan değişikliğinin yapılmasına müsaade etmeyecek ada bazlı dönüşümler yapılabilecek. Ada bazlı dönüşümlerde de oluşan değer artışıyla ilgili, hem yerel yönetime hem hazineye hem de Bakanlığın kentsel dönüşümüne katkı sağlayacak ve değer artışı payını alacağımız bir düzenleme Meclisimizde hazırlanıyor. Aynı düzenlemeyle, imar planları için elektronik işlem numarası uygulamasına geçiyoruz. Yıllardır süregelen ilan askı usulünü köklü bir şekilde değiştiriyoruz, dijital askı dönemine geçmiş olacağız. Yine Meclisimizin yapacağı düzenlemeyle kanun yürürlülüğe girdiği tarihten itibaren; bu çok önemli, kaçak yapılaşmayla ilgili devrim diyeceğimiz düzenleme diye düşünüyorum; düzenlemeyle kanunun yürürlüğe gerdiği tarihten sonra ruhsatsız başlayan, ruhsat eklerine aykırı yapıların, kaçak yapıların tapu kayıtlarına, bu yapıların satılamayacağı ve kiralanamayacağına ilişkin şerh koyacağız.”





Köylerde yaşanan gelişi güzel yapılaşmanın da önüne geçeceklerini, bundan sonra köylerdeki tüm inşaat faaliyetlerine izin ve proje onayı şartını getireceklerini anlatan Kurum, “Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten sonra yapılan yapılarda eğer ruhsat projesine aykırı, imar mevzuatına aykırı bir durum varsa, bu durumun imar denetçilerince, bakanlıkça, belediyelerce tespiti halinde bu tespitler mevzuata aykırı ise kaçak yapı diye tapusuna şerh koyacağız. Bu bağımsız yapılar hiçbir şekilde satılamayacak, kiralanamayacak. Dolayısıyla kaçak yapılar giderilene kadar da tapuda şerhi duracak. İşimizi çok rahatlatacak bu düzenleme. Kaçak yapılarla mücadelemizi çok daha etkin ve verimli bir noktaya taşımış olacağız.” ifadelerini kullandı.





“Kimse plan değişiklikleriyle ilgili imar rantı sağlayamayacak”





Köydeki yapılarla ilgili herhangi bir harç bedeli talep etmeyeceklerini belirten Kurum, şunları kaydetti:





“Kaçak yapıları yıkmakla görevli idareler, bu görevini yerine getirmediklerinde, Bakanlığımız bu yapıları yıkacak ve yıkım bedeli, yüzde 100 fazlasıyla ilgili idarelerin genel bütçe vergi paylarından kesilerek tahsil edilecek. Bundan böyle kimse plan değişiklikleriyle ilgili imar rantı sağlayamayacak. Yapacağımız düzenlemeyle planlar kişisel taleplere göre parsel bazında değil, bölgenin ihtiyaçları baz alınarak ada bazında yapılabilecek. Haksız nitelikteki imar rantının önüne geçmiş olacağız. Yine hali hazırda imar kanununda, farklı bölgelerde imara aykırı aynı sınıftaki her yapıya, bölge veya gelişmişlik farkı gözetilmeksizin aynı ceza uygulanıyor. Metropol şehirdeki imara aykırı yapı ile Anadolu’nun ücra bir köşesindeki aynı sınıftaki imara aykırı yapıya aynı ceza uygulanıyor. Yapacağımız düzenlemeyle emlak vergisi değerini esas alan cezalandırma sistemiyle daha adil bir sisteme geçiliyor.”