Hele ki kentsel dönüşüm sürecine giren hak sahiplerinin kendi aralarındaki çekişmelerden bahsetmiyorum bile. Sizlere bu köşede kentsel dönüşümün sektördeki öneminden ve kendi tecrübelerimden söz edeceğim. Dünyada pek çok örneğe baktığımızda çıkış noktasının çarpık yapılaşmanın getirdiği çirkinliği, işlevsizliği ve altyapı sorunlarını gidermek olarak özetleyebiliriz.
Ana fonksiyonundan sapmadan mevcudu koruyarak daha modern daha kullanışlı hale getirmek aslında Kentsel Dönüşüm. Ülkemizde ise konuya bakış ,dünyadaki örneklerinden temelden ayrışarak sadece daha fazla kazanç elde etmek ile sınırlı. Bunun sebebini ülkenin sosyoekonomik ortalaması ile açıklamak çok sığ bir yaklaşım olur.
İşin felsefesini bir yana bırakırsak , bizde eski evini yıkıp yeni ev yapmak sanılıyor kentsel dönüşüm. Halbuki, mahalle ölçeğinde planlama yapılmalı ve çevresel ihtiyaçları bünyesinde çözümleyecek projeler hayata geçirilmeli. Altyapısı ile, hastanesi ile , okulu ile , ibadethanesi ile çocuk parkı ve sosyalleşme alanları ile barınmanın dışındaki tüm ihtiyaçları da doğru bir matematik ile planlamak lazım. Üstelik deprem gerçeği ile yaşadığımız bir coğrafyada bu konunun çok daha ciddi ve ivedilikle ele alınması gerekiyor.
Otobüs garajını şehir dışına taşıdık, aman ne güzel hemen bir AVM yapalım, pazaryerini kaldırdık hadi bir plaza yapalım mantığı ile olmuyor maalesef. Ticari kaygılar ile atılan adımlar günü kurtarırken uzun vadede daha büyük kayıplara sebep oluyor.
Sonra neden hava kirleniyor çünkü yeterince yeşil alan yapmadık, neden yağmur yağmıyor çünkü çok fazla beton yapılaşma yaptık, neden iki damla yağmur yağsa su baskınları oluyor çünkü altyapıyı ileriyi görerek nüfus artışına göre planlamadık. Bu liste uzar gider ve ticari kaygılarla yanlış yapılaşmanın sonucu uzun vadede çok büyük zararlara yol açar.
Üstelik bunu ülkenin tüm kademelerinde , tüm dinamiklerinde ,tüm otoritelerinde görmek mümkün. Kentsel Dönüşümü bir zenginleşme fırsatı olarak gören zihniyetin sonucu gecekonduların yıkılıp yerine apartmankonduların yapılması oluyor maalesef.
Bu yazımızda genel hatlarıyla değindiğimiz kentsel dönüşüm meselesini önümüzdeki sayılarda daha derinlemesine inceleyeceğiz. Sağlıcakla kalın
